Güllü Kılıçaslan

Türkiye'de Önolog Olmak

Güllü Kılıçaslan

Türkiye’de Önolog Olmak Dosyamızda, sorularımızı Vinolus Şarapları Üretim Sorumlusu  Güllü Kılıçaslan’a da sorduk.

Ahmet Gök: Şarapseverler sizi Vinolus Şarapları’ndaki başarılı çalışmalarınızla tanıyor. Keyif Notları okurları için kısaca Güllü Kılıçaslan’ı tanıyabilir miyiz?
Güllü Kılıçaslan:1981 Mersin doğumluyum. Çok planlı programlı bir hayatın ancak mucize olduğunu anladığım bir dönemde kendime bir iyilik yaptım ve Kapadokya yollarına düşüp şarap yapmayı öğrenme macerama başladım. O dönem Murat Yankı ve Edouard Guérin ile tanıştım. 2009’ da VINOLUS’ a şarap yapmaya başladım.


Nasıl önolog olmaya karar verdiniz? Ben şarap yapımcısı olacağım deyince hemen olunabiliyor mu ?

Ben önolog değilim. Bunun benim geçtiğim yollardan olunamayacağını biliyorum. Aslında ben alaylı bir şarap yapımcısıyım diyebilirim. Türkiye’ de şarap yapımı eğitimi bir bilim olarak gitmiyor. Okullarda hasbelkader bağ ve şarap anlatılıyor. Benim okulum 2009’ da başladı. Çalıştığım yerin üretim sorumluluğunu aldığımdan beri sürekli öğreniyorum. Biliyorum ki bu bitmeyecek bir serüven. Fermantasyon takibi ile sınırlı bir üretim aşamasına dahil olmadım. Satın aldığınız şarabın size ulaşabilmesi sürecinin her aşamasında olduğumu bilmek içime siniyor ve seçtiğim yaşam tarzımın ne kadar doğru olduğunu bilmek keyif veriyor.

Ülkemizde genel olarak yabancı önolog danışmanlığında şarap yapılıyor. Neredeyse her firmanın yabancı danışman var. Yabancı bir danışman birlikte şarap yapmak nasıl bir duygu?  Kuşkusuz konusunda uzman olan bu danışmanların öğreticiliği yanında size kısıtladığını düşündüğünüz yönleri var mı?
Çok şanslıyım ki bir Fransız ile çalışıyorum. Fransa ayağıma gelmiş oluyor. Artıları çok fazla bana. Mesela bağ çok heyecan duyduğum bir yer. Hiç yorulmadan nefes almadan budama yapmayı, gelişim sürecini izlemeyi, iş disiplinini ben bir yabancıdan öğrendim. Biz Edouard Guérin’ dan danışmanlık alıyoruz. Kendisinin kampanya dönemleri inanılmaz yoğunluğunda sorun olmadan kendi şaraplarına konsantre olurken ben bizim şaraplarımızı yapıyorum. Karşılıklı güven duygusuyla işliyor herşey. Koca bir yıl beklenen ve yılda sadece bir kez şahit olunabilecek o anı onunla paylaşıyor olmak güzel. Onun Türkiye’ de yaşaması sayesinde aramızda iyi bir dostluk oluştu. Türkiye şaraplarını ve Fransız şaraplarını işinin ehli biriyle karşılıklı yorumlamak bana iyi bir fırsat.

Kuşkusuz büyük özveri ve emekle yapımını üstlendiğiniz şaraplarınızı seviyorsunuz. Bu profesyonel çerçevenin dışında, sizin sevdiğiniz yerli ve yabancı üzümler, şaraplar, bölgeler nelerdir? Nerelerdir?
Bir yeri severseniz ancak o zaman köklü bir bağ kurulur aranızda. Ne rüzgar işler ne ayaz ne yakıcı sıcak bıktırır yerinizden. Sürprizleri olur her yıl farklılaşan. Sevdiyseniz bir kez her şarta dayanmak için direnç mekanizması gelişir doğal olarak. Tutup çekseler sökemezler toprağınızdan. Türkiye’ de her bölgenin kendine has üzüm çeşitleri en iyi sonuçlarını yerlerinde yurtlarında verdiğini düşünüyorum. Kendi ülkelerindeki yaşam koşullarına yakın olduğunu varsayarak yetiştirilen yabancı çeşitlerin şarapları deneyimlendiğinde mükemmel sonuçlar alınıyor. Alsace bölge olarak enteresan. Tarihi dokusu, mimarisi, kültürü ve en zarif beyazlarıyla masal dünyam. Kapadokya aşk bende beyazlar ülkesi burası. Roussane’ı Kapadokya’ da prenses yapıyoruz. Bizi mutlu edecek çok iyi bir beyaz.

Bugüne kadar yapımına katkınız olan güzel şaraplar ve Keyif Notları’na zaman ayırdığınız teşekkür ederiz. Bundan sonraki şarap yolculuğunuzda başarılar dilerken. Yapmayı düşlediğiniz bir şarap var mı?
Tanrı’ nın beni ödüllendirdiğini düşünüyorum. Bedenimle ruhumla çok mutlu olarak yapıyorum şarapları. Doğru insanların bir araya gelmesi diyorum ben buna sihri bu aslında. Sayın patronum Oluş Molu, sevgili Edouard biz inançlı küçük bir ekibiz. Doğanın bize sunduğu bu mucizeyi ince bir sanatla yaratıyoruz. Yolculuklar bitmez, eşlik eden siz tutkulu şarap severlere biz teşekkür ederiz.

Yorum