Bozcaada’nın gizemli üzümü

Prof. Dr Mehmet Ömür Adanını Sırları

Karalahna Bozcaada’nın yerli üzümüdür. Özel bir üzümdür. Sık taneli ve koyu siyahtır. Bu özel ve güzel üzümden ilk şarabı kimin yaptığı hala bir sırdır. Melen mi, yoksa Talaymı? Ya da Yunatçılar veya Ataol mu? Efsaneye dönüşen öykülerde bir Amerikalınının Karalahna şarabını tadıp, hepsini alıp gittiği de söylenir. Ama karalahnayı yeniden gündeme getiren agresif tanıtımı ile Corvus oldu. Corvus’un merlot ile yaptığı karalahna kupajları özel şaraplardır. Boğazkere üzümünün Batı’daki amcaoğlu olan ‘Karalahna’ Türk şarapseverleri için keşfedilmesi gereken bir lezzettir.
Bocaada da yerli üzüm olarak yetişen koyu kırmızı üzümün önce imlasının Karalahana olarak değil Karalahna olarak geçtiğini bilmeniz gerekiyor.Yakın çevrede Çanakkale ilinde,  Ege, Trakya ve Marmara adalarında da yer yer ekilmiştir ama bu üzüm esas olarak Bozcaadalıdır ve dolma yapmaya uygun değildir. Adanın eski şarap üreticileri Talay,  Yunatcılar, Ataol da üretirlerdi ama Corvus’un agresif tanıtım atağından sonra diğer ada üzümleri ve şarapçılığı gibi bu üzüm de kendine hayran kitlesi yaratmaya başlamıştır.Paşaelinin de bir Karalahna şarabı var. Melen Şarapçılığın listesinde karalahna şarabı bulunmamaktadır.
İlk karalna şarabı melen mi, talay mı yaptı?
Karalahna üzümünden yapılan ilk şarapla ilgili tartışmalar sürüp gitmektedir. İlk şarabın Melen mi yoksa Talay tarafından mı yapıldığı merak konusudur ve bir yetkili çıkıp bu konuda hala güvenilir bir açıklamada bulunmamaktadır.1 milyon 700 bin şarapsever bu konuda çaresizlik ve tereddüt içinde beklemektedir. Bu insanların hayalleri ve gelecekleri ile oynanamaktadır, diye düşünmeden edememekteyim. Aslında üzümün Bozcaadalı olması aynı adanın şarap üreticisi olan Talayın şarabı ilk yapan üretici olduğunu akla getirmektedir. Hatta bu konuda bazı hikayeler bile vardır. Talayın mahzenlerinde yıllardır bekleyen Karalahna şarapları vardır. Günün birinde  Amerikalı bir turist gelir bu şarabı tadıp aşık olur. Ardından mahzendeki bütün şarapları satın alıp Amerikaya götürür. İşte o gün bugündür Karalahnanın yıldızı parlamaya başlamıştır.
Karalahna  yeniden Corvus ile gündeme geldi
Karalahna şaraplarının gündeme gelmesi Corvusun beş şarabında kupaj veya monosepaj olarak bu üzümü kullanmasıyla olmuştur. Vinum adlı şarap tamamen Karalahna üzümünden üretilmiştir. Corvus Karalahna-Merlot da adı üzerinde Karalahnaya ilave olarak Merlot da vardır. Corvus Karga ve Rarum iki yerel Bozcaada üzümünü yani  Kuntra ve Karalahnayı içerir. Corvus’un  ilk üç Blend şaraplarında çeşitli üzümlere mutlaka Karalahna eşlik etmektedir. Ama Blend 4’te neden bilemiyoruz Karalahna kupajdan çıkartılmıştır. İstanbulda çeşitli Restaurant’ların şarap listelerinde Karalahna şarapları bulunmaktadır, Hilton otelindeki Al Bushra Lübnan lokantasında Karalahna şarabını çeşitli yemeklerlerle eşleştirebilirsiniz.
Karalahna üzümü sık taneli ve koyu siyahtır
Bu üzüm Bozcaadanın güneyindeki kireçli topraklarda en güzel örneklerini vermektedir. Eylül ayının ikinci yarısında olgunlaşan bu üzümün salkım sapı uzun orta kalınlıkta pembe renktedir. Taneler çok sık olup yuvarlaktır. Koyu siyah renktedir. Kabuğu çok kalın değildir. Tanelerin içi yeşilimtrak, lifleri beyazdır. Gevrek, yumuşak bir kıvamı vardır. Üzümler tatlı ve kokusuzdur.  Biz Talay’ın Karalahna şarabının bir şişesini yıllar önce bir Bozcaadası gezimizde tüketmiş, çok beğenmiş ve Boğazkere’nin Batı’daki amca oğlu olduğuna karar vermiştik. Yoğun tanenleri, kekremsi tatları ve demir yumruk tarzı ile Boğazkere şaraplarını sevenleri tatmin edeceğini düşünmüştük. Daha iyi tanımak için bulabildiğimiz iki kaç örneğini Şarapsever dostum Gürcan Vural ile tattık. Aşağıya ortak tadım notlarını çıkardık.
İşte o tadım notları:
Corvusun 2006 Karalahna+Merlot kupajı ile  2007 Rarum şaraplarının her ikisi de hatasız şaraplar. Tadımda Melot ile kupaja girmiş örnek Kuntra ile girmiş olan Karalahna’dan biraz daha uyumlu ve dengeli olarak değerlendirildi. Renkler koyu yakut tonlarında. Temiz parlak görünümde. Burunda yeşil erik yeşil sebze kokuları alınıyor. Damakta baharat, toprak vişne ve nar tadı. Her iki şarapta tanenler çok yoğun, Rarumda sivri tanenler damağı buruyor. Damakta baharat, toprak vişne ve nar tadları alınıyor. Merlot kupajda kiraz, ve mürdüm eriğide alınan tadlar ararsında. Her iki şarabın da bitişleri orta-uzun. 5  yaşında olmalarına rağmen asiditelerinin yüksek olması bize bu şarapların 5-10 sene daha rahatlıkla saklanabileceğini düşünüdürdü.
Boğazkereye alternatif arayanlara önerimiz şimdi Karalahna zamanıdır. Kırmızı etlerle eşleşen bu güzel şarabı afiyetle içmenizi dileriz. Bazı etiketlerde yazan av etleriye iyi gider lafına kulak asmayın. Türkiyede hangi av etini nereden bulup da bu şaraplarla içeceksiniz? Sanıyoruz bu av eti konusu yıllar önce yabancı şarap etiketlerinin Türkçeye çevrilirken kalan mirası. Yoksa sorarlar av eti olarak Ren geyiği mi yiyelim yoksa yaban domuzu mu?
Siz Karalahnanın sarma dolmasını yemeği değil güzel bir şarabını içmeyi düşünün. Kırmızı et olmazsa domates soslu güzel bir makarna ile afiyetle yudumlayın.

 

5/3/2011
Yorum