Şapkacı Hasan’ın Şarapları… Küp Çal Serisi

Küp Şarapları'nda babadan oğula

Hasan Altıntaş anısına Küp Çal Serisi,

Küp Şarapları, Küp Çal Serisi:Hasan Altıntaş anısına Küp Şarapları, Küp Çal Serisi yapma fikri, tam bir tesadüfler zincirinin sonucu ortaya çıktı. Sanki şapkacı Hasan 1950’lerin, 1970’lerin Türkiyesi’nden seslenip kendini hatırlattı. Dört yıl kadar önce Küp Şarapları’nı ziyaret ettiğimizde az çok bildiğimiz Küp Şarapları’nın kuruluş hikayesini Asım Bey’den dinlediğimde çok etkilenmiştim. Hasan Altıntaş, İzmir’de askerliği sırasında öğrendiği şapka yapmayı, Bekilli’de de sürdürünce şapkacı Hasan ismiyle bilinir olmuş. Her şey şapkacı Hasan’ın 1958 yılında bir köylünün satamadığı 200 kilo şaraplık üzümleri alıp eve getirmesiyle başlamış. Roma döneminden kalma 2000 yıllık küplerde şarap yapmaya kalkışan Hasan Altıntaş, binlerce yıldır süre gelen kadim geleneğin Bekilli’de yeniden canlanmasına vesile olmuş.

Şarap yapımını fazla bilmediğinden, bilenlere danışarak, Tekel’in kitaplarından okuyarak ve bol bol deneyerek öğrenmiş. Bu denemelerin sonucu, eşi Hatice Hanım’ın da katkılarıyla ortaya çıkan vişne şurubu, vişne şarabı Türkiye’nin ilk meyve şarabı olmuş. 1959 yılında “Altıntaş Kasket ve Şarapçılık” olarak Denizli Ticaret Odası’na kaydını yaptırmış. Vespa motosikletlerle yapılan dağıtımı, kamyon ile yapmaya başlamış. 1979 yılında Türkiye’nin ilk şarap reklam filmini çekmiş ve sinemalarda yayımlatmış. Seyyar sinemacılıktan, pekmez ticaretine birçok alanda çalışmış. Bekillilerin deyimiyle Yarım Deli Hasan ’ın Şapkacı Hasan ’a ve oradan Şarapçı Hasan‘a dönüşünün renkli hayat hikayesi ümit ediyorum ilerde bir gün çok sevdiği sinemaya da uyarlanır.

Küp Şarapları’nda babadan oğula yolculuğuna devam ediyor.

Şapkacı Hasan’ın hayatı Bekilli, Çal’da geçiyor. Yaptığı şaraplar da doğal olarak Çal’da Bekilli’de yetişen Çal Karası, İrikara, Sultaniye gibi yöre üzümlerinden oluyordu. Çal Karası, Provence rozelerini kıskandıracak harika pembe şaraplarına rağmen biraz geri planda kalmış şaraplık üzüm çeşidimiz. En iyi sonucu da Pamukkale travertenlerine komşu, 821 metre rakımlı,1521 km2 alana kurulmuş Çal İlçesinde veriyor. Çal bağlarının kırmızı killi-kireçli terra rossa toprak yapısı, yakınından akan Büyük Menderes ırmağının etkisiyle, muhteşem Çal mikro klimasının oluşmasını sağlıyor.

Yunan mitolojisinde şarap tanrısı Dionysos ’un dünyanın ilk asmalarını dikip, ilk şaraplarını yaptığı, eşsiz lezzetteki şaraplarını tüm dünyaya taşıdığı bilenen bir efsanedir. Dünyanın en büyük Dionysos tapınağının Çal yakınındaki Dionysopolis antik kentinde olması sadece bir tesadüf olamaz. Çal teruarında asırlardır Çal Karası başta olmak üzere şaraplık üzüm yetişiyor. Burada yetişen üzümler genelde sofralık şarapçılıkta kullanıldığı için de pek ön plana çıkmıyor. Almanya için özel seri şarap yapmak düşüncesi ve ihtiyacı doğduğunda, Weinatolien için yaptıracağımız şaraplar arasında Çal Karası’nın mutlaka olmasını istiyorduk. Bu vesileyle Asım Altıntaş’a, Çal Karası’ndan sek kırmızı şarap yapma ricamızı kırmayıp Thia serisindeki monosepaj Çal Karası için teşekkür etmek isterim. Bu düşüncemi ilk olarak Küp Şarapçılık’tan Zafer Kalem’e anlattım ve sadece Çal’da yetişen üzümlerden şaraplar yapıp yapamayacağımızı sordum. Asım Bey ve şarap yapım ekibiyle bir dizi görüşme sonrasında sadece Çal teruarında yetişen üzümlerden yapılan şaraplardan oluşan “Çal Serisi” ortaya çıktı. Hasan Altıntaş anısına hazırladığımız Küp Çal Serisi şimdilik sadece Almanya’da satışta olacak.

Weinatolien için bir marka yaratma düşüncesiyle yola çıktığımız Çal şaraplarına marka, etiket düşünürken Şapkacı Hasan’ın Hürriyet Gazetesi’nde, Roma döneminden kalma 2000 yıllık küpler önünde şarap içen resmini görünce, Şapkacı Hasan’nın anısına Küp Şarapları‘nın hikayesini Küp Çal Serisi’nde yaşatmaya karar verdik. Gazetedeki fotoğrafı yeniden yorumlaması için bugüne kadar Küp Şarapları’nın etiketlerini tasarlayan grafiker Güntekin Başaran’a neler istediğimizi, nasıl bir etiket olması gerektiğin anlattık. Böylece Küp Şarapları’nın kurucusu, Türk şarap tarihimizin renkli isimlerinden Hasan Altıntaş’ın hikayesini anlattığımız Küp Çal Serisi ortaya çıktı. Küp Şarapları’nın tarihini, hikâyesini bu kadar araştırınca, Küp Vişne Mistel şarabının gizli kahramanın Şapkacı Hasan‘ın eşi Hatice Altıntaş’a sanki biraz haksızlık yapıyoruz düşüncesine kapıldık.… “Yaşşa hanım, sen yeni bir şarap çeşidi icat etmişsin bilmeden. Pencereye koyduğun vişne suyu fermente olup, şaraplaşmış. Bize yeni ekmek kapısı doğdu, zaten şapka giyen de galmadı hemen hemen!

Kim bilir, belki Hatice Hanım‘ın da anısına Küp Bekilli Serisi meyve şarabı yaparız…

Kadehinizden sevdiğini küp şarabı eksik olmasın…

Yorum